Marina 24’de caz geceleri


Marina 24’de caz geceleri


Sakinliğin semti Marina 24, sakinliğin sesi caz müziği ile renkleniyor. İstanbul Boğazı'nı aratmayan Mimaroba sahilinin eşsiz atmosferinde, caz melodileri karadan denize taşıyorMüziğin sesi dalgaların sesine karışıyor.  Yeşil ile mavinin bütünleştiği bahar akşamları caz akşamlarına dönüşüyor

Sanata geniş açıdan bakan, sanatıçok sesliliğini ve çok renkliliğini benimseyen Marina 24; Sanat Günleri Kapsamında 31 Mart-13 Nisan tarihleri arasında ilk kez sanatseverler ile buluşacak. 

Caz çatısı altında birçok usta müzisyeni ağırlayacak Marina 24satış ofisi; Ressam Nadir Baylan’ın yaşamıçok renkli seslerini yansıttığı sergisi ile de sanatseverlere eşsiz bir deneyim sunmaya hazırlanıyor. 

Türkiye’nin en iyi caz icracılarından biri olarak gösterilen piyanist Emin Fındıkoğlu’nun her biri kendi dallarında başarılıve yer edinmiş isimlerden oluşan yaratıcı ve yenilikçi projesi Emin Fındıkoğlu Quartet”, 7 Nisan Pazar günü muhteşem bir performansla cazseverlerle buluşacak. 

Geçtiğimiz hafta başlayan etkinlikler çerçevesinde bünyesinde Ozan Musluoğlu, Ferit Odman gibi olağanüstü müzisyenleri bir araya getiren Deniş Taşar Quintet, 31 Mart Cumartesi akşamı eşsiz performansıyla Marina 24’te sahne aldı.

Caz sahnesinde kendine ait tını ve duygularını müziğe yansıtmayı başarmış ender gruplardan Kreas Quartet, genç yaşına rağmen olağanüstü yorumu ve sahne performansıyla göz dolduran Betül Altın ile birlikte 1 Nisan Pazar akşamı müzikseverler ile buluştu. R&B, Soul, Caz vb farklı türlerde parçalardan oluşan geniş repertuarı ile Kreas Quartet feat. Betül Aydın etkileyici performansları ile büyülü bir geceye imza attılar. 

 

31 Mart – 13 Nisan arasında Marina 24’te misafirlerini ağırlayacak ünlü ressam Nadir Baylan, yaşamıçok renkli sesini en yüksek desibelde tuvallerinde buluşturdu. Baylan’ın resimlerinde kimi zaman boşlukta asılı duran figürlerin özgürlük alanlarını genişletirken, bu şekilde sınırsızlığa ulaşmış hissi uyandırıyor. İlk bakışta pürneşe görünen kalabalık, kendi içinde her biri ayrı derdi anlatan bakışa sahip. Tablolarda geri planda sessizce geçip giden yorgun silüetler, yaşamın hoyratlığını unutmak istercesine müzik ve dansla kamufle oluyor.