Sektörünü geliştiren marka
Özgün ev alma yöntemleriyle sektörüne farklılık getiren yepyeni uygulamalar kazandıran Birevim, kendisini sektörde farklı bir yerde konumlandırıyor. Geliştirdiği yöntemlerle dar ve orta gelirli vatandaşların ev sahibi olmaları için çalışan Birevim, sektörü Birevim’den öncesi ve Birevim’den sonrası diye ikiye ayırıyor.
Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi Türkiye’de de dar ve orta gelirlilerin sayısı toplam nüfus içerisinde önemli bir yeri kaplıyor. Bu durum da ev sahibi olmak isteyenlerin yeni yöntemlere başvurmasına sebep olurken, tasarrufa dayalı ev alma yöntemleri vatandaşlar tarafından tercih ediliyor. Vatandaşlar tasarrufa dayalı ev alma yöntemlerinden yararlanırken; şirketler de bütçelerini stratejik bir şekilde düzenleyerek ev alan kişilerin tasarruf edebilmesi için çalışıyor. Peki, halkın istek ve beklentilerine göre şekillenen bu şirketler kendilerini dönüştürme konusunda yeterliler mi? Sektörün öncü şirketlerinden Birevim Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çiftçi’ye göre; sektör Birevim’ den önce ve Birevim’den sonra olarak ikiye ayırılıyor.
Çiftçi: Ev almayı dar gelirli aileler için hayal olmaktan çıkardık.
Ev almak isteyenlerin Birevim kurulmadan önce peşinat engeline takıldığını söyleyen Murat Çiftçi, hiç peşinatı olmayan insanlara sağladıkları peşinatsız ev alımı ile, her gün onlarca kişiyi ev sahibi yapmaya devam ettiklerini söyledi. Ayrıca Çiftçi, Birevim’ den önce tasarrufa dayalı faizsiz ev alma sektöründe en yüksek taksit sayısı 120 iken, Birevim ile 480 kişiye kadar tasarruf programları sayesinde küçük küçük taksitlerle ev sahibi olunabildiğini belirti.
Birevim’den öncesini değerlendirerek çeşitli eleştiriler yapan Çiftçi; müşterilere yüklenen kira yardımı gibi masrafların sektöre zarar verdiğini ve tasarrufla ev alma yöntemleriyle çeliştiğini dile getirdi. Bu durumun da uygulanan politikaların sürekliliği bağlamında sorunlar yaratacağını söyledi.
YORUMLAR